EGÖL EĞİTİM-BİR-SEN OKUL MÜDÜRLERİYLE SAHURDA BİR ARAYA GELDİ

İNEGÖL EĞİTİM-BİR-SEN OKUL MÜDÜRLERİYLE SAHURDA BİR ARAYA GELDİ

            Kardeşler Cağ Kebapçısında yapılan sahur programına Bursa Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Numan ŞEKER, Şube Müdürü Ali DOĞRU, Mahmut GÜVEN, Başkan Yardımcısı Mustafa SARIGÜL, İlçe temsilcisi Sinan AKTAŞ, Yönetim Kurulu Üyeleri ve okul müdürleri katıldı.

            Sahur yemeğinden sonra İlçe Temsilcisi Sinan AKTAŞ konuşma yaptı. Aktaş yaptığı konuşmada , Herkes iftarda buluşurken, Eğitim-Bir-Sen farklı bir duruş sergileyerek sahurda buluşur, sloganıyla gecenin bu saatinde sizlerle olmanın mutluluğunu taşıyoruz.

            Eğitim-Bir-Sen olarak öğretmenlerimizin, memurlarımızın haklarını korumak yanında okul müdürlerinin, müdür yardımcılarının kurumlarında elini güçlendirmek için her türlü desteği vermeye çalışıyoruz.

            Biliyorsunuz bu yıl gerek İnegöl gerek Bursa olarak yetkiyi almanın mutluluğunu ve sorumluluğunun ağırlığını duyuyoruz. Bu süreçte emeği geçen tüm üyelerimize teşekkür ederiz.” dedi.

  Sinan AKTAŞ’tan sonra Numan ŞEKER gecenin mübarek olmasını dileyerek konuşmasına devam etti.

            Ramazanınızın, Kadir Gecesinin, Bayramınız şimdiden mübarek olsun. İftarlara çok katıldım fakat sahura ilk defa katılıyorum bunun için size teşekküre ederim. MEMUR-SEN olarak 836 bin, eğitim-bir-sen olarak 340 bin sayısıyla Cumhuriyet tarihinin en büyük sivil toplum örgütü olduğumuzu gururla belirtmek isterim.

            Şu anda 11 iş kolunun on birinde de yetkili sendika olarak bu yıl ağustos ayında toplu sözleşme masasına oturacağız. Bunun için Allah’a ne kadar şükretsek azdır. Biz devlete millete engel değil ivme kazandırmış bir sendikayız.

            Biz tehdit değil teklif sendikacılığı yapıyoruz, sorun değil çözüm üretmeye çalışırız. Fakat bazı sendikaların çözüm değil sorun ürettiklerini esefle izliyoruz.  Biz onlar gibi tehdit, hakaret, çelme takma, işleri zora koşma sendikacılığı yapmadık.

            Şeker, Danıştay’ın idareci atamalarıyla ilgili verdiği kararın da diğer sendikalar tarafından yanlış yorumlandığını, bunun sonucunda sanki bir bayram havası içerisinde olduklarını belirtti. Müdür atamalarıyla ilgili kanununda sabit olan bir maddenin yürütmesinin durdurulamayacağını herkesin bildiğini fakat bazı sendika temsilcilerinin bilmediğini ifade etti. Dolayısıyla son müdür atamaları kanuna uygun olarak yapılmıştır.

VİCDANLAR AFFETMEMİŞTİR

            Burada bir okul müdürü Başbakana hakaretten müdürlükten alınmış, o kişinin işlediği suç da sabittir. Daha sonra hangi sebeptendir ki görevine iade edilmiştir. Hâlbuki bu adamın her seferinde başbakana hakaret ettiğini çevresindekiler defalarca duymuştur.  Biz bu şahsın işlediği suçun büyüklüğünü biliyoruz. O yüzden bu kişi, vicdanlardan beraat etmeyecektir.

            Düşüncelerine katılmasak da sevmesek de bir devlet büyüğüne hakareti hiçbir zaman tasvip etmiyoruz. Kişinin hakaretleri aslında kendi vasıflarıdır.

            Çocuklarımızı emanet ettiğimiz eğitimci hatta idareci bir kişinin bu derece kaba, çirkin, hakaretvari cümlelerle sağa sola saldırması kabul edilebilir bir durum değildir. Türk milli eğitimi için acı bir durumdur. Böyle bir kişinin okul müdürlüğü yapmasını etik açıdan da doğru bulmuyoruz. Biz bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. Daha da olmadı bunlarla mahkeme-i kübrada hesaplaşacağız.

11 İŞ KOLUNDA YETKİLİYİZ

             Ağustos ayında yapacağımız toplu sözleşmede bütün alanlarda yetkili olarak sözleşme masasına oturacağız ve üyelerimizin haklarını koruyacağız. Bunlarla ilgili gerekli toplantılarını il bazında ilçe bazında ve genel merkez düzeyinde yaptık, raporlar hazırladık, talepleri dinledik ve notlarımızı aldık. Toplu sözleşmedeki taleplerimiz şunlar:

            Ek göstergenin 3600’e çıkarılması, zamların emeklilik taban aylığını kapsayacak düzeyde olması, ek ders ücretlerinin arttırılması,  okullarda nöbetçi öğretmene en az 6 saat ücret ödenmesi, Milli Eğitim Bakanlığının yaptığı sınav ücretlerinin ÖSYM sınavları düzeyine yükseltilmesi, 4/C çalışanlarının memur kadrosuna geçirilmesi gibi daha pek çok taleplerle pazarlığımızı yapacağız. Taleplerimizde ısrarcı olacağız. Taleplerimiz kabul görmezse sendika olarak bizim de yapacaklarımız elbette olacaktır.

DERSHANE ÖĞRETMENLERİNİ PARALELİN DERHANELERİ MAĞDUR EDİYOR

            Dershanede çalışan ve 6 yılını dolduran öğretmenlerin bakanlık kadrosuna geçirilmesi gündemde olduğunu biliyorsunuz. Fakat 6 yıldan fazla çalışmış bazı dershane öğretmenleri büyük heveslerle başvurdukları halde sigortalarının eksik yapılması, ya da manava, bakkala sigorta yaptırmaları nedeniyle öğretmenliğe başvuru yapamamaktadırlar. Aldığımız duyumlara göre bu öğretmenlerin çoğunun paralel dershanelerinden olması da acı bir durumdur. Bu durumda olan öğretmenlerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi konusunda da çaba harcayacağız.

           OKULLARDAKİ NÖBET EYLEMİ SİYASİDİR

            Yıllarca nöbet ücreti talebinin dile getirmeyenler, Eğitim-Bir-Sen yetkili olunca ne talep edeceklerini şaşırdılar adeta iştahları arttı. Bizim yıllarca nöbet ücretini dile getirdiğimizi, ısrarla nöbet öğretmenin asli görevi değildir, dediğimizi bildikleri halde bu mücadeleyi kendileri yapmış gibi üstlerine alma gayretiyle birden akıllarına nöbetler geldi.

            Okul müdürlerinin çoğunun Eğitim-Bir-Sen üyesi olmasından dolayı bu arkadaşlarımızı zor durumda bırakmak, sistemi kilitlemek, iş yapmaz duruma getirmek, bu müdürler geldi okullar laçkalaştı imajı vermek amaçlanmıştır. İyi de arkadaşım bu yapılanlar bir öğrencinin canından daha mı kıymetlidir, eyleminizi nöbetinizi bırakmadan yapamıyor musunuz? Bir öğrencinin başına bir iş geldiği zaman bunun hesabını kime, nasıl vereceksiniz? Ya da bu zamana kadar aklınıza gelmedi de şimdi neden nöbet tutmama eylemi aklınıza geldi? Bazı öğretmenlerimiz erdemli davranış göstererek eyleme sembolik olarak katılmak istediklerini ifade ettiler. Bu yaklaşımı daha samimi buluyoruz. Nöbet defterini imzalamadılar fakat nöbetlerini de tuttular bu arkadaşlarımızı da takdir etmemiz gerekiyor.

            Okullardaki idarecilerimiz, okullarımızı aldığı günden daha iyi duruma getirmesi gerekmektedir. Elbette imkânsızlıklarımız, yetersiz kaldığımız zamanlar olacaktır. Fakat elimizdeki imkânları maksimum düzeye çıkarabilmemiz lazım. Biz sendika olarak bu konuda da desteğimiz de sürdürmeye devam edeceğiz.

             Bursa gayri safi milli hâsıla, sanayi ve nüfus olarak Türkiye’de ilk üçe girerken sınav başarısı bakımından ellinci sıralarda gelmektedir. Bu konuda elimizden geleni de yapmamız lazım. Bu manzara Bursa’mıza yakışmamaktadır.