Bursa 1 Şubesi

Eğitim Bir Sen Bursa 1 Nolu Şube Eylül Ayı il Divan toplantısını yaptı

Eğitim Bir Sen Bursa 1 Nolu Şube 2020-2021 Yapıldı Eğitim Öğretim Yılına hazırlanma, planlama yapma ve satmak Eylül Ayı il Divan toplantısını yaptı. Nilüfer Davet açık alan tesislerinde gerçekleşen il divana Şube yönetimi ve ilçe başkanları katıldı.

İki oturumda gerçekleştirilen il divan toplantısının ilk bölümünde sendika Avukatı ve medya destek sinerji grup temsilcisi bilgilendirme yaptı. İlçe başkanlarının soruları cevaplandırıldı.

İkinci oturumda ilçe başkanları değerlendirmeler yaptı.

Şube Başkanı Ramazan Acar genel değerlendirmesinde konuşmasında 12 Eylül darbesinin yıl dönümü olması nedeniyle darbeleri lanetledi.

Acar konuşmasında ifade etti.

Türkiye'de 1960 askeri darbesiyle başlayıp 71 Muhtırasıyla devam edip 12 Eylül'le bütün sistemi emperyalistlerin direktifleri değiştiren darbeler silsilesi, 28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası ve nihayet 15 Temmuz darbe girişimiyle devam etti.

Bu darbe süreçlerinde bir başbakanın, iki bakanın idam, siyasetçilerin derdest, insanın doldurularak işkenceden ve dayaktan geçirildiği kara günler yaşandı.

Darbeciler, 12 Eylül'de de ülkeyi büyük bir hapishaneye dönüştürerek, insanımızın hürriyetini gasp etmişlerdir.

Tam kırk yıl önce 12 Eylül darbesini kurgulayanı ve taşeronunun kimler olduğunu görmek istiyorsak, 1970'li CİA Türkiye Şefliği yapan Paul Henze'nin, ABD Başkanı Jimmy Carter'a ilettiği “Bizim Çocuklar başardı” mesajına bakmamız yeterlidir. Kaldı ki, Vatanına ve milletine hizmet etmekle yükümlü olan, Anadolu insanının vergileriyle geçimlerini sağlayıp çocuklarına yedirip içiren darbeciler 12 Eylül sabahı ilk iş olarak NATO ve ABD'ye bağlılık yemini kurgu ve taşeron denklemini çok net ortaya koymaktadır.

Her neresinden bak bakın bakın emperyalizmin taşeronları ile bu kanlı darbe alma;

1 milyon 683 bin kişi fişlendi,

230 bin kişi yargılandı,

Bir sağdan bir soldan denilerek, 26 kişi idam edildi,

171 tutuklu işkence sırasında öldürüldü,

14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı,

30 bin kişi mülteci olarak yurtdışına çıkmak zorunda kaldı,

30 bin emekçi işinden atıldı,

23 bin 677 derlenen yazı yazılmış,

Siyasi dergileri kapatıldı,

Anayasa askıya alındı,

TBMM lağvedildi,

Ve birçok gazete ve derginin yayınlarına oğul verildi.

Bununla birlikte, ilerleyen süreçte darbeciler, devlet anlayışını darbeci bir sistem algısıyla tesis ettiler. 1982 Anayasası defalarca değiştirilmesine rağmen, mevzuattan müfredata, bürokrasiden devlet felsefesine kadar devletin arterlerini silah zoruyla işgal etti.

Bugüne kadar kısmi anayasa, hükümet sistemindeki ve bürokratik işleyişteki darbeler sistematiğine göre önemlidir. Tam bir arınış ancak, darbenin arkasındaki emperyalizmden içerideki etkenlere kadar sistematiğini gerçekleştiren bütünlerle hesaplaşmakla ve paradigmal bir değişimle olabilir. Bu değişimin yolu ise 82 Anayasasında değişiklik yapmaktan öte yeni bir anayasayı ve buna bağlı yeni bir anayasal düzeni darı iradesinden süzüp bir cilt derleme inşa etmekten geçmektedir.

Milletimizin darbelere karşı bilinçlenmiş, canı pahasına meydanlanmış direnmiş ve direnecek olması yeni darbe tahayyüllerinin önünde güçlü bir set olarak durmaktadır. 15 Temmuz FETÖ girişiminde milletin Amerikancı darbeye geçit vermeyişi tarihe adını altın harflerle kazımıştır. Unutulmamalıdır ki, 15 Temmuz emperyalistlerin ve Türkiye düşmanlarının ülkemize yönelik gerçekleştirdiği son saldırı olmayacaktır. Ne yazık ki bu topraklarda yaşamanın bedeli diğer coğrafyalara nazaran tarihin bütün bölümlerinde ağır olmuştur.

Siyasi, askeri ve ekonomik güç odaklarının Türkiye'ye karşı giriştikleri kuşatma operasyonu artık bir sır olmaktan çıkmış, bazı ülke yöneticilerinin ayyuka çıkmıştır söylemedi. Şüphesiz bu kuşatmanın yarılması milletimizin birbirine kenetlenmesiyle mümkün olacaktır. Tarih, Anadolu'da Haçlı Seferleri'nden beri tekerrür etmektedir.

15 Temmuz'da darbeye karşı meydanlara inen ilk Konfederasyon olarak, darbeler düzenine karşı değişim iradesine öncülük yaptık yapmaya devam ediyoruz. Kamuda darbeci düzenin ürünü olan yasakların kalkması, özgürlüklerin genişletilmesinde özelde Eğitim Bir Sen genelde Memur Sen olarak büyük katkılarımız oldu.

Bu vesileyle Eğitim-Bir-Sen olarak, emperyalistlerin ve yerli işbirlikçilerinin darı iradesine, bağımsızlığımıza ve kutsallarımıza karşı her türlü güç ve girişiminin karşısında durma görlığımızı yineliyoruz.