Eğitim Bir Sen 1 Nolu Şube başkanı Ramazan Acar yönetime seçildiklerinin seneyi devriyesinde değerlendirmelerde bulundu.
Sunuculuğunu Adil Yazıcıoğlunun yaptığı, Merinos Gölparkta yapılan toplantıya şube yönetimi ve ilçe yönetimlerinin ile delegeler katıldı.
Yasin Kuruçay'ın Aile Akademisi hakkında tanıtım yaptığı genişletilmiş il divan toplantısında Acar bir yılı değerlendirdi.
"Kuşkuların, kaygıların ve korkularını kuşatmasını kıran, azim, inanç ve kararlılıkla yola devam eden bu iş size göre değil bu iş sizin işiniz değil diyen ve umudu kırmaya çalışanlara aldırmayan Akif İnan ve arkadaşlarının emanetini yetkiye taşımakla kalmayıp şehrimizin en büyük sendikası yapan bugün burada toplanmış bulunan dostlara selam olsun!
Sendikacılığın kitapta yeri var mı diye yapılan kısır tartışmalarda kaybolmak yerine sendikacılığın kitabını açan Mehmet Akif İnan dan aldığı emanetin hakkını veren ve sendikacılığın kitabını yazan teşkilatımızın dava erlerine selam olsun.
Öğretmenlerimize Maarif müfettişleri müze şube müdürlerimize,il ve ilçe yöneticilerimize, şeflerimize, memurlarımıza,yardımcı hizmetlilerimize ve tüm eğitim çalışanlarımıza; İnegöl'den Kemalpaşa'ya Büyükorhan'dan İznik’e Saraybosna'ya Bakü'ye Beyrut'a Kahire'ye Üsküp’e Bağdat’a Şam’a Gazze'ye Ramallah’a Mekke ve Medine'ye selam olsun." diyerek konuşmasına başlayan Acar, gündemdeki konuları değerlendirdi.
Şube başkanı Ramazan Acar konuşması özetle şu şekilde gerçekleşti.
Bizler darda ve zorda kalanların eğitim bir sensizliğin ne demek olduğunu yaşamış olanların kabul olmuş duası ve şubat soğuğunda boncuk boncuk ter döken savunan adamın rüyasıyız. “Ey sonsuzluğun sahibi sana ulaşmak istiyorum/durun kapatmayın pencerelerimi/Güneşimi kapatmayın /beton çok soğuk üşüyorum.” diyen Muhsin Yazıcıoğlu'nun ve ipe giderken “Ölümüm sizi ebediyete kadar takip edecek ve bir gün sizi silip süpürecek tir.Ama buna rağmen merhametim sizinle beraberdir.” diyen merhum Adnan Menderes'in duası ve rüyasız.
Bizler, 12000 üyemiz ile şehrimizin 430000 üyemiz ile Anadolu'nun mayası birlik ve beraberliğin kardeşliğin teminatıyız. Bizler,sendikacılığı köhne zihniyetinin sopası, korsan gemilerin limanı,devletin ileri karakol olmaktan çıkaran milletin arabası esnafın camı kaldırımın taşı ile sorunu olmayanlarız.
Niceliğe bağlı sayısal çoğunluğun sahte Güven hissine yaslanmayan, zirveden başı dönmeyen, her daim yenilenen ve “Daha iyisi var her zaman/Sınır yok mükemmele varmanın/Zaman ne getirir bilinmez ama/Daha iyi olmalıyız yarın” diyen ve geldiği noktayı önemseyen ama asla yeterli bulmayan mevcudu kabullenmeyenleriz.
Büyük ve güçlü olanların statükodan küçüklerin değişimden yana tavır aldığı dünyada şehrimizin ve ülkemizin en büyük Sendikası olduğu halde statüko ile kavgayı varlık sebebi olarak gören vesayet ve mücadelenin yegane adresi olan sendikayız.Gelir dağılımında adaleti önemseyen ilke olarak mazlum ve mağdurun hakkını korumayı benimseyen; gözyaşı ve alın terinin renginin aynı olduğu gerçeğinden hareketle kimseyi rengine şekline dinine diline mezhebine meşrebine bakmaksızın herkesi önemseyen ve özümseyen bir teşkilatız.
Sürekli müdahale ve darbe girişimleri ile ifadesiz bırakılmaya çalışılan kendi dinamikleri ve çağın gerekleri ile yorulmasına izin verilmeyen ülkemizin ifadesi, toplumun ve kamu vicdanının güçlü sesiyiz.
Sağı yalan solu ziyan olan sendika zeminde sendikacılığı kavga zemininde rekabete,rekabet zemininde hizmete dönüştüren sendikayız.Sendikacılığı iyiliği önermenin ve kötülükleri önlemenin izdüşümü olarak görenleriz. Derdi millet kendi millet ve yükü yeniden medeniyet olanlarız.
Çeyrek asrı geçmiş mücadelesini eğitim çalışanlarının vakarına uygun şekilde yürüten Erdemli sendikacılık anlayışı ile özlük ve özgürlük mücadelesinde kazanımların sayısını her geçen gün arttıran sendikayız.
Geçmişin bakiyesine ve köklerine sadık geleceğe bir yeniliğe açık sendikacılık için aldığımız inisiyatifi kısa süre içerisinde yapılan çalışmalarımızla yalnız yürümemeye, istişare ile hareket etmeye özen gösteren bir anlayıştayız. Öğrenmenin değil unutmanın aracı haline getirilen ideolojik bir çimlenmenin aygıtına dönüştürülen endokrinizasyonun en ince işçiliğinin yapıldığı eğitim alanında,müfredattan ders kitaplarına kadar yapılması gereken çok şeyin olduğunu biliyoruz.
Milleti yanaşık düzen ve hizaya getirme aracı olan vesayetçi mahfillerden ve darbenin parmak izlerini taşıyan yasalardan kurtulmak için yeni düzenlemelerin yapılması gerektiğinin farkındayız.
27 Mayıs 12 Mart 12 Eylül 28 Şubat 27 Nisan ve 15 Temmuz'a iç geçirenler, halktan almadıkları yetkiyi sokaktan devşirmeye çalışanlar var. Mahşer-i cümbüşçüler boş durmuyorlar.
Millete tuzak kuranlara karşı dalgakıranlığa devam etmemiz gerektiğini, Emek ekmek özgürlük için sosyal adaletin sağlanması,milli gelirin adil şekilde dağıtılması,eğitim çalışanlarının açlık ve yoksulluk sınırı arasında yaşamaktan kurtulması gerektiğinin bilincindeyiz.
Eğitim Bir Sen sorunlu değil sorumlu davranan bir sendikadır meselelere ihtirasla değil ihtiyatla yaklaşır başardıklarından ötürü göze gelebilir ama başı dönüp gaza gelmez.Ne sağduyuyu elden bırakır nede tuzak kuranlara pabuç bırakır.
Hz Ömer “Şerri bilmeyen onun tuzağına düşer.” demiştir. Biz şer yapıları bilen tuzaklarını gören oyunları bozan bir sendikayız. Ağacın gövdesi ateş almışsa dallarında meyve arayışına girmeyen Salt ücret sendikacılığına düşmeyen, kuruş değil duruş sendikacılığı yapan bir kitleyiz.Reddi miras açmazına düşmeden köklerine bağlı geçmişin bakiyesine sadık. Geleceğe ve yeniliğe açık sendikacılık anlayışıyla hareket eden bir kitleyiz.
Üye olmanın yanında üye kalmanın gereklerini yerine getirdiğimiz bir dönemi kurduk hamdolsun, bunu sürdürmek azim ve kararlılığındayız.
İçimize,işimize ve dışımıza yolculuk yapmak bilinciyle hareket ediyoruz.#Teşkilat eğitimleri ile içimize,hizmet ettiğimiz kurumların ana arterlerine ve kılcal damarlarına yönelmek üzere işimize, sendikacılığımızı ve sendikal birikimimizi kireç ile boyanmış beyaz taşların dışına çıkararak medeniyet paydaşı olduğumuz ülkelerdeki eğitim örgütlenmeleri ile hak merkezli küresel ölçekte yeni bir sendikal hareketin temellerini atan genel merkezimiz ile de dışımıza yolculuğa devam ediyoruz.
Karanlık dünyada beyaz noktalar bırakarak yürümektir amacımız. Hiçbir arkadaşımızı dışarda tutmadan herkesin katkısını muteber sayarak emeklerine saygı duyduğumuz ağabeylerimizin arkadaşlarımızın ve kardeşlerimizin müktesebatına saygı duymada değer vermede vefa göstermede tasarrufa gitmeyeceğiz.
Rahmetli genel başkanımızın bütün giysileri yırtsak yeridir Yeter Bize Vefa elbiseleri dizileri başımızın tacıdır. Bu minvalde hareket ettik etmeye devam edeceğiz.
Ne yaptığını bilen bir sendikayız: İmha ve tehdit diline düşmeden inşa ve teklif dilini sahiplenerek sorunların aşılması gayretinde olacağız. Sorunları alt alta sıralayarak sendikacılığı ağlama duvarına çevirmeyecek. Sitem ve kahır sendikacılığı açmazına düşmeden, yeri ve zamanı ise, çözüm yolu tıkanmışsa tavır sendikacılığını ortaya koymaktan geri durmayacağız.
Tek adamı esas alan mutlak aklı değil teşkilatın görüşüne değer veren ortak aklı önemsiyoruz. Büyük olmanın kibrine kapılmadan Ene hastalığını tutulmadan sivil toplum alanındaki markalaşmamızı sürdürmek istiyoruz.
Her kafadan sese kulak verecek fakat herkesin kafasına göre davranamayacağı teşkilat disiplinini önemseyeceğiz. Mikro milliyetçilik dahil etnisiteye karşı millet ve ümmet bilincine açık olacağız. Sağımız ve solumuzdakilerden ibret, kendi geçmişimizden örnek alarak geleceğe yürüyeceğiz.
Amatör ruhu kaybetmeden profesyonelleşecek, marka değerimizi yükseltecek, varılan ve varılmak istenen hedefe emin adımlarla yürümeye devam edeceğiz.
Açlık ve yoksulluk sınırı arasında yaşayan eğitim çalışanlarının, nitelikli eğitim almak isteyen öğrencinin, kendini onlara adayan öğretmenin bizden beklentisi var, genel idari hizmetler sınıfı çalışan arkadaşlarımızın ve yardımcı hizmetler sınıfında çalışan arkadaşlarımızın bizden beklentisi var.
Kamusal alan yalanını yok sayan tarihi yasağı tarih yapan ve tarih yazanlara dua edenlerin bizden beklentisi var.Milletimizin medeniyetimizin Bosna'nın Arakan'ın Darfur’un Orta Afrika'nın Suriye'nin Pakistan'ın Doğu Türkistan'ın Gazze'nin Filistin'in bizden beklentisi var.
Gün umutlarımızı ve yüreklerimizi birleştirme günüdür.Bu dünyaya ayırmaya bölmeye gelmedik.Bizler parçaları birleştirmeye olanları toplamaya ,onarmaya; dostlar arasında köprü olmaya geldik.Ekmeğimizi,sendikamızı,şehrimizi büyütme mücadelesinin içinde olmaya devam edeceğiz.
Aynı yerde kalmak için bile çok hızla koşmaya mecbur olduğumuz bilinci ile mevcut ile yetinmeyip zirveden Yeni Ufuklara Yelken açmaya devam edeceğiz.
Hak,adalet,huzur,esenlik,refah,paylaşım,sevgi zeminini yükseltmeyi hedefleyen, Yeniden Büyük Türkiye hayaline katkı sunmak zorunda olduğumuz bilinciyle Yeni Bir Dünyanın,Yeni Bir Türkiye'nin ve erdemli bir sendikal inşa’nın gündönümü olması için çalışmak zorundayız…
.jpg)
.jpg)
.jpg)
.jpg)